Monday, August 1, 2011

Hepatitler: Doğru bilinen yanlışlar

Hepatitler: Doğru bilinen yanlışlar

Viral hepatite neden olan virüsler başlıca, A, B, C, D, E olmak üzere beş çeşittir. Hepatit A ve E dışkı ağız yolu (besinler, su, ortak kullanılan eşyalar) ile bulaşır ve salgınlara neden olabilir. Hepatit B, C ve D ise kan yolu, cinsel temas ve doğum sırasında anneden bebeğe bulaşabilir. Türkiye’de yaklaşık dört milyon hepatit B ve yedi yüz bin hepatit C’li olgu mevcuttur.Özellikle hepatit B veya hepatit C olduğunu ilk defa öğrenen kişilerde, kaygı, karamsarlık, endişe ve gelecek korkusu görülebilmektedir. Hastalıkla ilk defa karşılaşıldığında, eğer hastalık hakkında yeterli bilgi yoksa belli düzeyde endişenin olması doğaldır. Günümüzde internetin yaygınlaşması, sosyal medyanın güncel hayatta daha fazla yer edinmesi bilgi transferinin de hızlanmasına neden olmuştur. Olumsuz yanı ise yanlış ve eksik bilgilerinde aynı hızda yayılmasıdır. Hastalıkla ilk defa karşılaşann kişilerin bu kaynaklardan doğru bilgi edinmemesi  veya hepatit etkenlerinin birbirine karıştırılması bu endişeyi artırmaktadır.Hepatit B ve hepatit C’li hastaların herhangi bir işte çalışamayacağı konusunda yaygın bir kanat vardır, kimi iş yerlerinde ise işe başlarken, hepatit B ve hepatit C olmadığına dair sağlık raporu istenmektedir. Bu tür bir sağlık raporu istenmesi doğru değildir. Havuz ve kreş başvurularında da bu tür bir rapor alınması gerekmemektedir. Benzer şekilde bu kişilerin evlenmelerinde de bir engel yoktur. Eşler hastalık hakkında bilgilendirilmeli, gerekirse müstakbel eş aşılanmalıdır.Hepatit B ve hepatit C tokalaşmak ve sarılmakla bulaşmaz, maalesef bu tür hastalığı olanların toplumdan tecrit edildiklerini ve hastalıkların saklamak zorunda kaldıkların üzülerek görüyoruz.Hastaların sıklıkla sorduğu sorulardan birisi de hepatit B'nin hepatit C'ye (veya tersi) dönüşüp dönüşmeyeceğidir. Bu iki etken birbirinden tamamen farklıdır ve birbirine dönüşümü söz konusu değildir.Viral hepatit ilk bulaştığında akut hepatit adı verilen, sarılık, halsizlik, bitkinlik, iştahsızlık, bulantı, kusma ve kilo kaybı ile karakterize klinik tabloya neden olur. Bu dönemde hastalar istirahat etmeli, alkol ve sigara kullanmamalı, hekime danışmadan ilaç kullanmamalıdır. Bu dönemde hastalar kulaktan dolma bilgilerle bitkisel ilaçlar kullanmaktadır, uygunsuz ilaçların kullanması karaciğer hastalığının ilerlemesine ve karaciğer yetmezliği, ölüme neden olabilir. Diğer yanlış uygulamalar ise, sarılıklı hasta idrarının içirilmesi, dilin kesilmesi, korkuya bağlı olduğu düşünülerek hastanın tokatlanmasıdır. Yine hastalara özellikle, pekmez, bal gibi gıdaların fazlaca yedirilmesi sindirilmelerini güçleştirecektir, bu yiyecekler zaten dinlemekte olan hastaların kilo almasına neden olur. Hastalığın akut döneminde özel bir diyet yoktur, hastalar bulantı, kusma olmayacak şekilde dengeli beslenilmelidir. Yukarıda verilen bulaşma yollarına göre başkalarına bulaşmayı önleyici önlemler alınmalıdır.Kronik hepatit B ve C sessiz seyirli hastalıklardır. Genellikle bir şikayete neden olmaz. Hastalar şikayetlerinin olmaması nedeniyle sağlık kontrolleri ihmal edebilmekte ve hastalıkta alevlenmeler ortaya çıkabilmektedir. Bu nedenle hastalar düzenli sağlık kontrollerini yaptırmalıdır.Hepatitli olguların en çok sorduğu sorulardan birisi de bu hastalıkların tedavisinin olup olmadığıdır, sıklıkla ilk defa başvuran hastalarda tedavisinin olmadığı konusunda bir inanış bulunmaktadır. Hepatit B ve hepatit C hastalıkta günümüzde ilaçlarla başarı ile tedavi edilebilmektedir. Hepatit A ve hepatit E ise kendi kendine iyileşen hastalıklardır. Hepatit A ve hepatit B’den aşı ile korunulabilir, özellikle bağışık olmayanların hepatit B aşısı yaptırmalarında yarar vardır. Hepatit B aşısı ile oluşacak bağışıklık hepatit D’den de koruyacaktır.


1 comment:

  1. Hocam yaziniz icin cok tesekkur ederim. Ben bir hepatit b tasiyicisiyim ve toplumun her yerinde tecrit edilme sorunu yasiyorum. Ozellikle belediyelere ait spor tesislerinde hepatit b testlerinin yaygin bir sekilde istendigini goruyoruz. Simdi bu durum ozel spor tesislerine de hizla yayiliyor. Bizim spor yapmamizi engellemeri hakkinda ne dusunuyorsunuz? Bunu yapmaya yasal olarak haklari var midir?

    ReplyDelete

COVID-19: BU YAZ TATİL YAPILABİLİR Mİ? SAMSUN- COVİD-19 pandemisi nedeniyle her gün onlarca soru alıyorum. Bugünlerde de gelen sorular...